bir insanın acıma duygusu ne kadar gelişmiş olabilir hiç düşünen var mıdır acaba? ya da bu duygunun gelişmişliği midir yoksa bir obsesiflik durumu mudur? çevrendeki insanlara, tanıdıklarına, sevdiklerine hatta alakasız insanlara acımanın hat safhada olduğu bir takıntı şekli var mıdır? ama asla ve asla kendine acımayacaksın...sadece ve sadece etrafındaki insanlara ve limit yok, sınırsız bir acıma..kendine ise tam tersi..hiç acıma yok..gramın trilyonda biri kadar bile..bir de bu acıma aşağılama, hor görme tadında da değil..sadece saflık ve iyilikten gibi bir şey...
başkalarına acıyarak onları rahat ettirmek için çabalayan, bu sebepten hayatını ve sağlığını mahvedecek seviyeye gelmiş biri ve otoritesini kurabilmek için onun bu zaafından yararlanarak kendine acıyan bir insanın kendini acındırma tripleri..iki insan..ortak noktaları sadece acımak olan iki insan..biri acıyan, diğeri acınan..acınası çığlıklar içinde bir şeyler yapmaya çalışan ve kendine acıyarak acındırmaya çalışan.. cidden acınası iki hayat..birbiriyle alakasız, birbirinden bağımsız ama bir o kadarda birbiriyle alakalı ve birbirine bağımlı..
4 yorum:
Acıyorum hayata dair her şeye... En çokda geç kalınmışlıklarıma...
yok abi ben acımanın her türlüsüne karşıyım bundan sonra..hatta dernek kurcam..na burayada yazıom...
Orta okulda sevdiğim bi edebiyat öğretmenim vardı.Bigün derste "Denemeler" i işliyoduk, konu şu ahlak kavramına geldi."Sana yapılmasını istemediğini başkasına yapma".Hocaya "Hocam peki bana acınmasını istemiyosam ben de kimseye acımamalımıyım?" diye sormuştum.Bunları sonra konuşalım dedi bi süre suskun kaldıktan sonra.
süpermiş..hocaların acınacak hallerine süper bir örnek.."sonra konuşalım bunları.beni madara etmene gerek yok."bilmedikleri bir şey çıkınca kıvırma yolları..niye bilmediklerini öğrencilerine belli etmek istemezlerki..gerçi bu sadece hocalar için geçerli değil tek..herkes için..o yüzden çok rahat yalan söylemiyor muyuz zaten?saçmalamıyor muyuz?
Yorum Gönder